DİŞ BEYAZLATMA

Diş beyazlatma, dişlerin daha beyaz ve parlak bir görünüm kazanması için uygulanan bir kozmetik diş hekimliği prosedürüdür. Bu işlem, dişlerin üzerindeki lekeleri, renk değişimlerini ve sararmaları gidererek daha estetik bir gülümseme elde etmeyi amaçlar.

Diş beyazlatma işlemi, genellikle iki ana yöntemle gerçekleştirilir:

1. Ofis Beyazlatma (Profesyonel Beyazlatma): Diş hekiminin kliniğinde yapılan bir işlemdir. Diş hekimi, güçlendirilmiş beyazlatma jellerini dişlerin üzerine uygular ve özel bir ışık veya lazer kullanarak beyazlatma işlemini hızlandırır. Bu yöntem, hızlı sonuçlar almak isteyenler için uygundur ve genellikle tek bir seans içinde tamamlanabilir.

2. Evde Beyazlatma: Diş hekiminden alınan özel tepsiler ve beyazlatma jelleri kullanılarak evde yapılabilen bir yöntemdir. Hastalar, beyazlatma jellerini tepsilere yerleştirerek dişlerine uygular ve belirli bir süre boyunca kullanır. Bu yöntem, daha uzun sürede sonuç alınmasını sağlar ve genellikle birkaç hafta sürebilir.

Diş beyazlatma işlemi, dişlerin doğal rengini birkaç ton açabilir ve genellikle kahve, çay, sigara, yaşlanma gibi etkenlerle oluşan dış etkenlere bağlı lekeleri giderir. Ancak, diş beyazlatma tüm lekelerde etkili olmayabilir. Özellikle iç yapısal nedenlere bağlı olan veya diş minesindeki kalıcı lekeleri olan kişiler için diğer tedavi seçenekleri değerlendirilebilir.

Diş beyazlatma işlemi, diş hekimi kontrolünde yapılmalıdır. Diş hekiminiz, dişlerinizi ve ağız sağlığınızı değerlendirecek ve sizin için en uygun beyazlatma yöntemini önerecektir.

Yüz yüze geldiğimiz insanlar; gözlerimizden sonra en fazla dişlerimize dikkat ediyorlar. Dişlerimizin sağlığı ve görünümü farkında olmadan statümüzü etkilemektedir. Bu bağlamda dişlerimizin istediğimiz beyazlıkta olması da önem kazanıyor. Kişilerin daha parlak ve daha beyaz dişlere sahip olma isteği; bu konuda kimyasal maddelerin gelişmesini ve daha güvenli tedavi seçeneklerinin olması gerektiğini ortaya koymuştur.

Dişlerin doğuştan gelen renkleri vardır. Bu renkler isteğimiz gibi çok beyaz olmayabilir ya da, dış faktörlerden kaynaklanan sebepler ile rengi bozulmuş olabilir. Yani diş rengimizin istenilen beyazlıkta olmamasının sebebini iç ve dış kaynaklar şeklinde ikiye ayırabiliriz. Dış kaynaklı lekelenmeler/renklenmeler biyolojik olarak bizden kaynaklanmayan günlük yaşantı alışkanlıklarımızdan kaynaklanan nedenlerdir. Dişlere kanal tedavisi uygulaması, diş travmaları, yaşlılığa bağlı renklenme, dişlerin yeterli fırçalanmaması, sigara, kahve, çay, narsuyu, kırmızı pancar gibi doğal renkleri kuvvetli olan yiyeceklerin ve içeceklerin fazla tüketilmesi ve ardından dişlerin temizlenmemesi dış kaynaklı lekelenmelere/renklenmelere sebep olmaktadır.

İç kaynaklı renklenmeler yani dişlerin iç kaynaklı olarak istenilen beyazlıkta olmayışı ise bizim kontrolümüz dışında kaynaklanan ve beyazlatma işlemlerinin daha zor olduğu durumlardır. Anne karnında kullanılan ilaçlara (tetrasiklin vb.) bağlı olarak, bazı metabolik durumlarda (florosiz/fazla miktarda flor kullanımı vb.)  yada genetik faktörlere bağlı olarak  görülen diş renklenmeleri iç kaynaklıdır. Bu tür renkliliklerin beyazlatma yöntemleri ile düzeltilmesi zor olup hekim tarafından alternatif yöntemler sunularak tedavi planı oluşturulur.

Diş beyazlatma  işlemleri; sonrasında istenmeyen sonuçlara yol açmamak için, profesyonelce diş hekimi tarafından klinik ortamında yapılmalıdır. Diş hekimleri tarafından yaygın olarak uygulanan beyazlatmalar; ışık aktivasyonlu, lazerli ve kimyasal beyazlatmalardır. İşlem süreci duruma göre hekim desteği ile hazırlanan ev tipi beyazlatmalar ile desteklenir. Hastaya  uyku esnasında takması için gece plağı hazırlanır. Bu plağın içerisindeki beyazlatıcı kimyasal madde ile uyku sürecinde yavaş ve kontrollü bir beyazlatma gerçekleşir.

Profesyonelce yapılmayan diş beyazlatmaları neticesinde; diş hassasiyeti (soğuk/sıcak hassasiyeti), dişeti dokusunda ve ağız dokularında irritasyon, mine ve restoratif materyallerde bozulmalar görülebilir. Diş hekimi yönlendirmesi olmadan yapılan ev tipi beyazlatmalarda uyumlu olmayan plak kullanımına bağlı olarak tempromandibular eklem problemlerine de sıklıkla rastlanmaktadır.

Çay, kahve, sigara ve yaşa bağlı renklenmeler gibi dış kaynaklı sebepler için diş beyazlatma çok daha rahat ve kolay olmaktadır. Yapılan araştırmalar, bu tip hastaların %96'sının yapılan işlemden tatmin olduklarını gösteriyor. Ancak; ilaçlara veya aşırı floride bağlı renklenmeler gibi iç kaynaklı sebepler için çok iyi sonuçlar elde edilemiyor. Dişlerin ana renkleri de, başarıya etki ediyor. Örneğin, dişlerin ana rengi sarıysa beyazlatma daha başarılı oluyor. Kahverengi tonlu dişler daha az beyazlıyor, gri tonlu dişler ise neredeyse hiç beyazlamıyor. Diş beyazlatma işlemi ağızda bulunan eski dolgu ve kaplamaların renklerine hiç etki etmiyor.

Kişiden kişiye değişen faktörlere bağlı olarak, dişlerdeki beyazlık 1-3 yıl arasında devam ediyor. Sigara, çay, kahve alışkanlığı fazla kişilerde, kazanılan beyazlığın ömrü daha kısa oluyor. Renk %30-40 geri dönebiliyor. Diğer bireylerde beyazlığın ömrü daha uzun sürüyor, rengin geri dönüşümü %10-20'lerde kalıyor. Dişler tekrar eski renklerine dönmeden; işlemin 6 ayda veya yılda bir tekrarlanması, beyazlığın daha uzun ömürlü olmasını sağlarken, ikinci beyazlatmanın süresinin kısaltıp ekonomik açıdan da avantaj sağlamaktadır.